Kaç gün sigortam var ?

Hirsli

New member
Kaç Gün Sigortam Var? Forumun En Komik Varoluş Sorusu

Selam sevgili forumdaşlar,

Bugün hepimizin içini bir yerden kemiren, ama bir o kadar da trajikomik bir soruyu masaya yatırıyoruz: “Kaç gün sigortam var?”

Kulağa sade geliyor ama bu soru, hayatın tam ortasında bir felsefi kırılma anıdır.

Bir yanda “geleceğimi güvence altına alayım” diyen bilinçli vatandaş, diğer yanda “e-Devlet şifrem nerede ya?” diye ter döken biz…

Hazırsanız hem gülelim, hem biraz düşünelim. Çünkü sigorta günleri sadece sistemde değil, ruhumuzda da birikiyor.

---

Bir Gün Herkes e-Devlet’te Kendini Arar

Bir sabah kahveni yudumlarken aklına düşer:

“Acaba benim kaç gün sigortam var?”

İşte o an, artık yetişkinsin demektir.

Çünkü bu soru, “hayat pahalı” cümlesinin hemen ardından gelen resmî farkındalık evresidir.

Telefonu alırsın, e-Devlet’e girersin, ama şifre hatalıdır.

Şifreyi hatırlamaya çalışırsın, sonra PTT’ye gitmen gerektiğini fark edersin.

O an sigortanı değil, sabır seviyeni test ediyorsundur.

---

Erkekler İçin: Stratejik Sigorta Arayışı

Erkek forumdaşlar bilir, onlar için “sigorta günü” bir planlama tablosudur.

Kimi emekliliğini 2038’e göre hesaplar, kimisi “3600 günden mi olsam, 7200’den mi?” diye excel dosyası açar.

Bazıları o kadar ileri gider ki, emeklilik tarihini evlilik yıl dönümüyle senkronize etmeye çalışır.

“Bak hanım, 2041’de emekli oluyorum, tam yazlık planına denk getiririm.”

Ama bazen sistem onları ters köşeye yatırır.

E-Devlet’e girer, “Sigorta dökümü yoktur” yazar.

Bir anlık sessizlik, sonra evin içinde yankılanan bir iç ses:

“Ben bu kadar çalıştım da nereye gitti bu günler?”

Erkek beyni hemen stratejik moda geçer:

- “Acaba farklı bir sicil numarasıyla mı girdim?”

- “Belki firma yanlış bildirdi.”

- “Dur SGK’ya gidip sorayım, hem çay içerim.”

Bu çözüm odaklı yaklaşım, aslında psikolojik bir savunma mekanizmasıdır:

Sorunu çözemedikçe çözüm arama tutkusu büyür.

Ama bazen o tutkudan önce, sadece bir nefes almak gerekir.

---

Kadınlar İçin: Empatiyle Sigorta Hesabı

Kadın forumdaşlar bu konuda daha duygusal yaklaşır.

Onlar e-Devlet’e girmeden önce derin bir nefes alır, içinden “hadi güzel rakamlar görelim” diye dua eder.

Sisteme girer, ekrana bakar, “435 gün” yazar.

Bir sessizlik olur. Sonra şu cümle gelir:

“Vay be… demek bu kadar emek bu kadar güne sığmış.”

Sonra hemen empati devreye girer:

“Gerçi ben o günlerin yarısını raporlu, diğer yarısını mesaiyle geçirdim.

Yine de bir gün saymışlar, helal olsun.”

Kadınlar sigortayı sadece bir sayı olarak görmez.

O günlerin her birinde yaşanmış duygular, stresli toplantılar, kahve molaları, ve WhatsApp grubunda “yine primler yatmamış” isyanları vardır.

Yani sigorta günü, aslında duygusal bir “emek günlüğü”dür.

---

Sigorta Günleriyle Gelen Felsefi Dönüşüm

“Kaç gün sigortam var?” diye sormak aslında bir tür aydınlanmadır.

Çünkü bu soru, gençlikten olgunluğa geçişin sınavıdır.

Bir zamanlar “kaç like aldım?” diye bakarken, şimdi “kaç prim günüm oldu?” diye düşünüyorsan, resmen level atlamışsın demektir.

Bir arkadaşınla buluştuğunda eskiden müzik, film konuşurken artık şu cümleler dökülür:

“Benim 1820 günüm var, seninki kaç oldu?”

“Yalnız 2008 öncesi giriş çok fark ediyor ha!”

Artık o sohbetler birer mini SGK seminerine dönüşür.

Ama komik olan şu: O anda kimse tam olarak ne dediğini bilmez.

Herkes duyduğu terimleri birbirine atar:

“3600 gün, tazminat, prim, fiili hizmet zammı…”

Ve biri mutlaka der ki:

“Yahu keşke birisi şu sistemi bize PowerPoint’le anlatsa.”

---

Sigorta Günleri: Dijital Dramların En Komiği

Bir de işin teknik kısmı var tabii.

E-Devlet’e girersin, ama sistem “yoğunluk nedeniyle hizmet verilemiyor” der.

O an artık ne sigorta, ne emeklilik umurundadır.

Sadece ekrana seslenirsin:

“Bir güncelleme de sen al SGK!”

Bazıları o an ekrana karşı dua eder:

“Ya Rabbim, 5000 gün çıkarsa sigarayı bırakacağım.”

Ama çıkar 4987 gün.

Sonra başlar pazarlık evresi:

“Tamam Rabbim, 5010’da bırakayım.”

İşin içinde mizah olmasa, gerçekten insan kafayı yer.

Çünkü sigorta dökümü, hem matematiksel hem duygusal bir sınavdır.

---

Erkeklerin Planı, Kadınların Yorumu

Erkek: “Ben 7000 günü doldurunca emekli olurum, hesapladım.”

Kadın: “O zamana kadar torun okula başlamış olur.”

Erkek: “Emekliliği hak ettiğimde küçük bir bahçe ekerim.”

Kadın: “Bahçeye kim bakacak, sen iki gün sulamayı unuttun diye fesleğen kurumuştu.”

Ve o anda sigorta günü değil, hayat planı sorgulanır.

Aslında bu tatlı atışma, hem mizahın hem yaşamın ta kendisidir.

Çünkü rakamlar değişir ama o birlikte gülme hali değişmez.

---

Forumdaşlara Sorular: Sigortamız Var Ama Hayat Sigortası Kimde?

Şimdi size sormak istiyorum sevgili forumdaşlar:

- Siz en son ne zaman e-Devlet’te sigorta gününüzü kontrol ettiniz?

- O sayıya bakınca “vay be” mi dediniz, yoksa “ben bu kadar mı yaşlandım?” mı?

- Bir de dürüst olun: Kaçınız o rakamı görünce hemen hesap makinesine sarıldı?

Belki de esas mesele, sigorta günü değil, o günlerin anlamı.

Kahkahalarla, stresle, umutla geçen o günler birikiyor sistemde.

Bir bakmışsın, hayatın özeti orada: “Toplam prim gün sayısı: 4360.”

Ama şunu unutmayın forumdaşlar,

Hayatta en önemli sigorta, bazen güldüğün insanlarla kurduğun bağdır.

SGK onu saymaz ama kalp biriktirir.

O yüzden yorumlara yazın:

Kaç gün sigortanız var bilmiyorum ama, kaç gün güldünüz onu merak ediyorum.

Belki de gerçek emeklilik, iç huzura geçtiğimiz gün başlıyordur.