Hamilelik Döneminde Depresyonu
Annelik tartışmasız dünyanın en güzel duygularından biridir, ancak hamilelik dönemi her anne için ne yazık ki çok iyi geçmeyebilir. Hamilelik belirtileri ile başlayan mide bulantısı, baş dönmesi gibi sorunlar ilk 2-3 ay boyunca devam edebilmektedir. Bu aydan sonra başlayan gaz sancıları, el ve ayaklarda şişme, hormonal değişimler anneyi hem fiziksel hem de ruhsal olarak yorabilir. Sonra ki aylar da vücutta ki değişme, kilo alınması, şişlik ve ödemler ile birlikte kasılmalar kendini gösterir. Son aylarda ki ani sancılar, çatlaklar ve ruhsal stres, uykusuzluk ile birlikte anne adayı fazlası ile yıpranabilir. Bu durumda ruhsal olarak anneyi fazlası ile yormaktadır. Bu durum sonucunda hamilelik döneminde %50’lik bir kısım hamileliğin getirdiği sorumluluk ve ağrılar nedeni ile depresyon yaşayabilmektedir.
Hamilelikte depresyon aşırı boyutlarda ise mutlaka bir desteğe ihtiyaç vardır.
Hamilelikte depresyon eğer aşırı boyutlarda ise mutlaka bir uzman desteğine ihtiyaç vardır. Anne adayının rahatlaması ve düzgün bir ruh sağlığı için psikolog desteği görmesi oldukça faydalı olacaktır.
Hamilelikte ki depresyon da ise en büyük görev baba adayı olan eşe düşmektedir. Hamilelik dolayısı ile hormonal bozukluk yaşayan ve olumsuz biçimde psikolojik olarak yıpranan anne adayına destek olmak eşin en büyük görevidir. Öncelikle görünüş olarak anne adayını hor görmemeli, hamileliğin güzel taraflarından bahsederek anne adayını psikolojik olarak desteklemektedir. Ağır sancı ve ağrı yaşayan anne adayının yanında olarak destek olmalı, hamilelik sürecinde anne adayı kendini yalnız hissetmemelidir. Bebeğin hayatlarına katacağı güzelliklerden her daim bahsederken, bir yandan da anne adayını doğuma hazırlamalı ve kendine güvenmesi adına destek olmalıdır. Bu nokta da eğer hala anne adayı karanlık bir depresyon dönemi yaşıyor ise mutlaka uzman bir hekimden destek alınmalıdır.
Annelik tartışmasız dünyanın en güzel duygularından biridir, ancak hamilelik dönemi her anne için ne yazık ki çok iyi geçmeyebilir. Hamilelik belirtileri ile başlayan mide bulantısı, baş dönmesi gibi sorunlar ilk 2-3 ay boyunca devam edebilmektedir. Bu aydan sonra başlayan gaz sancıları, el ve ayaklarda şişme, hormonal değişimler anneyi hem fiziksel hem de ruhsal olarak yorabilir. Sonra ki aylar da vücutta ki değişme, kilo alınması, şişlik ve ödemler ile birlikte kasılmalar kendini gösterir. Son aylarda ki ani sancılar, çatlaklar ve ruhsal stres, uykusuzluk ile birlikte anne adayı fazlası ile yıpranabilir. Bu durumda ruhsal olarak anneyi fazlası ile yormaktadır. Bu durum sonucunda hamilelik döneminde %50’lik bir kısım hamileliğin getirdiği sorumluluk ve ağrılar nedeni ile depresyon yaşayabilmektedir.
Hamilelikte depresyon aşırı boyutlarda ise mutlaka bir desteğe ihtiyaç vardır.
Hamilelikte depresyon eğer aşırı boyutlarda ise mutlaka bir uzman desteğine ihtiyaç vardır. Anne adayının rahatlaması ve düzgün bir ruh sağlığı için psikolog desteği görmesi oldukça faydalı olacaktır.
Hamilelikte ki depresyon da ise en büyük görev baba adayı olan eşe düşmektedir. Hamilelik dolayısı ile hormonal bozukluk yaşayan ve olumsuz biçimde psikolojik olarak yıpranan anne adayına destek olmak eşin en büyük görevidir. Öncelikle görünüş olarak anne adayını hor görmemeli, hamileliğin güzel taraflarından bahsederek anne adayını psikolojik olarak desteklemektedir. Ağır sancı ve ağrı yaşayan anne adayının yanında olarak destek olmalı, hamilelik sürecinde anne adayı kendini yalnız hissetmemelidir. Bebeğin hayatlarına katacağı güzelliklerden her daim bahsederken, bir yandan da anne adayını doğuma hazırlamalı ve kendine güvenmesi adına destek olmalıdır. Bu nokta da eğer hala anne adayı karanlık bir depresyon dönemi yaşıyor ise mutlaka uzman bir hekimden destek alınmalıdır.