Vurgun yiyen dalgıçlar, karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu bilincini kaybedenler ya bile iyileşmeyen diyabetik yaralara umar arayanlar… Bu ve benzer sağlık sorunları günümüzde başarıyla tedavi ediliyor. Bırakın yürümeyi hayatta kalmasına beraberce mucize gözüyle bakılan bazen hastalar, şifa bularak günlük yaşamına sürme edebiliyor. Sualtı hekimliği ve hiperbarik tıp pek sayı hastanın umudu oluyor.
Bilindik ilaç ve cerrahi yöntemlerin sayılmazsa hastalara tazyik odasında oksijen vererek tedavi fail hiperbarik tıp hangi hastalıklarda devreye giriyor? Tedavi nasıl yapılıyor? Sağlık Bilimleri Üniversitesi Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi Sualtı Hekimliği ve Hiperbarik Tıp Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Selin Gamze Sümen’le konuştuk.
Ani işitme kayıplarından iyileşmeyen yaralara
Hiperbarik oksijen tedavisi, tazyik odasında tümüyle tazyik altına kırılan hastaya espaslı olarak yüzde 100 oksijen solutmak suretiyle uygulanan medikal tek tedavi yöntemi. Farklı hastalıkların tedavisi için yerde bölüme başvurulduğunu söyleyen Dr. Selin Gamze Sümen sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Tedavi ettiğimiz hasta grubunun yetişkin tek kısmını ani işitme kaybı yaşayanlar, farklı sebeplerden dolay iyileşmeyen kronik yaralara sahip olanlar ve kemik ölümü olarak bilindik avasküler nekroz hasta grupları oluşturuyor. Yine bunların sayılmazsa karbonmonokist zehirlenmesi, gözün şiryan tıkanıklığına tâbi ortaya kaynak ani görme kaybı vakaları, radyoterapi ile ışın tedavisi sonucu ortaya kaynak ve iyileşmeyen yaralar, plastik cerrahinin alanında olan tutması şüpheli greft ve flepler. Ameliyat sonrası iyileşme problemi olan cerrahi yaralar bile bizim hasta grubunu oluşturuyor.”
[Grafik: Haberler]
Hiperbarik oksijen tedavisinin uygulama alanları bunlarla sınırlı kalmıyor. Kemik enfeksiyonları, mermerde tıkanıkları nedeniyle gelişen yaralar, yanık gibi sayı hastalığın yanı sıra trafik kazaları, iş kazaları ya bile tabiî afat sonucu görülen ezilme, kopma tarzı yaralanmalarda bile hiperbarik oksijen tedavisi iyileşme sürecini desteklemek için uygulanabiliyor.
[Fotoğraf: AA]
Dalgıçlar burada hayata dönüyor
Ancak öyle tek grup var ki temel tedavisi sadece yerde bölümde yapılabiliyor. O bile dekompresyon hastalığı; yani vurgun… Dalgıçların hastalığı olarak bilindik vurgunun sonuçları ölümcül olabiliyor. Kimi zaman felç tablosuyla hastaneye getirilen dalgıçlar, şifayı hiperbarik oksijen tedavisinde buluyor. Bu tip hastalarla diğerlerine oranla henüz rengi karşılaştıklarını ifade fail Dr. Sümen, tedavi sürecinde önemli başarılar elde ettiklerini vurguluyor:
“Şile’takt kliniğimize 11 saat sonra gelmeyi muvaffak tek dekompresyon, yani vurgun hastası vardı. Tedaviye başladığımızda vurgun sinir sistemi tutulumuna tâbi olarak boynundan aşağısı tutmuyordu, felçti. Yoğun tedavilerimizin sonunda içildikten yürüyebiliyor, işlerini giderebiliyor. Bu benim için sayı kıymetli hastalardan tek tanesi. Yine başka tek dalgıcı bile pandemi döneminde tedavi ettik. Trabzon’bile vurgun tanısı aldığında bilinci kapanmıştı. O hastayı kabul ettik. Uzun, yorucu ve muvaffakiyetli tek tedavi sürecinden sonra o bile konuşmaya, kendini ifade etmeye, etrafıyla iletişim kurmaya başladı. Yoğun bakımdan o seviyeye kadar gelebildi.”
[Fotoğraf: AA]
Basınç odalarında oksijen veriliyor
Gelelim tedavi sürecine… Bu birimde hastalara hiperbarik oksijen tedavisi uygulanıyor. Hastalar tedavi için özel tasarlanmış tazyik odalarına alınıyor ve ortam basıncı tedavi değerine kadar artırılıyor. Sonrasını Dr. Sümen’takt dinliyoruz:
“Bu ünitenin içerisine hastalar köken zaman kendilerine tek maske verilerek, tedavi süresi süresince yüzde yüz oksijen solutuluyor. Böylece hastanın hem kanında hem dahi dokularındaki oksijenin düzeyi artırılarak iyileşme sağlanıyor.”
[Fotoğraf: Getty Images]
Sualtı Hekimliği ve Hiperbarik Tıp Bölümü’ndeki tedavi süreci hastaların genel durumuna ve rahatsızlığına göre değişiyor. “Karbonmonoksit zehirlenmeleri tedavisinde 1 ila 3 günlük seans yeterli olabiliyor” tekbencilik Dr. Sümen şöyle sürme ediyor:
“Fakat söz konusu iyileşmeyen tek yara ise lokalizasyonu, derinliği, yara yerinde başka deveran problemi olup olmaması ya bile yara yerinde enfeksiyon gibi kimi faktörlerin eklenmesiyle yerde süre tabii ki uzayabiliyor. 20 seans, 40 seans ya bile 60 seans uygulayabiliyoruz. Genellikle yerde tür hastalara günde tek kez uyguluyoruz. Ancak bazen hastalarda seans günde 2 ya bile 3’açınık çıkabiliyor.”
Grafik: M. Furkan Terzi
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.